AVAZ Araştırma ve Strateji Merkezi üyeleri kahvaltıda biraraya geldi.
 
AVAZ araştırma ve Strateji Merkezi üyeleri Ankara’ da kahvaltıda bir araya geldi.
Ev sahipliğini İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve Ankara 2.Bölge 2.Sıra adayı Sedat AKSAKALLI’nın yaptığı kahvaltılı toplantı 29 Nisan Cumartesi günü gerçekleştirildi. Kahvaltılı toplantı da,Genel Başkan Şerafettin Deniz ve katılımcılar ülkenin genel durumu ve yaklaşan seçim süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
 

AVAZ Araştırma ve strateji Başkanı Şerafettin Deniz: “Türk Siyaseti Soğan ve TOGG Arasında Sıkıştı”
 
Avaz Strateji ve araştırma Merkezi Başkanı Şerafettin Deniz yaptığı değerlendirmede Türkiye’ nin sıkıntılı bir dönemden geçtiğini, bu sıkıntıların neler olduğundan az da olsa bahsetmek istediğini söyledi. Başkan Deniz ülke siyasetinin gerçek bağlamından koptuğunu, insanların soğan ile TOGG, mavi vatan ile domates-patates arasında sıkıştırıldığını anlatarak sözlerine şöyle devam etti: “ Ya soğancısın ya da TOGG cusun sıkıştırılmasını bu millet hak etmiyor. İnsanlarımızın hem TOGG’a hem de soğana ihtiyacı var. İnsanlarımız aç ve aç insanlar derinlemesine düşünemezler.”
“Demokrasi İstiyoruz, Demokrasinin Bütün Kurul ve Kurallarının Hayata Geçirilmesini İstiyoruz”
Genel Başkan Deniz; Yaşamın her alanında ahlaki değerlerinin öne çıktığı, insanların adil yöneticilerle, adil bir şekilde yönetildiği bir memlekete özlem duyduklarını belirterek şunları söyledi: “ Demokrasi istiyoruz demokrasinin bütün kural ve kurumlarının hayata geçirilmesini istiyoruz, hukuk istiyoruz, hukukun üstünlüğünü istiyoruz, hukukun toplumsal hayata hakim olduğu bir ülke istiyoruz. Liyakat, fırsat eşitliği, adil bölüşüm adil paylaşım istiyoruz, sevmek ve sevilmek, hoşgörü istiyoruz. Farklılıklarımızın bir zenginlik olarak kabul edilmesini, dolayısıyla kimsenin ötekileştirilmemesini istiyoruz. Nimet külfet dengesinin sağlanmasını, huzurun ve refahın egemen olduğu bir ülke istiyoruz.”
“Sabah Altıda Kapımızı Sadece Sütçü Çalsın İstiyoruz”
Çok şey istemediklerini vurgulayan Başkan Deniz: “Sabahın altısında kapımızı sütçünün çaldığından emin olmak istiyoruz.çocuğunun beslenme çantasını dolduramadığı için evladını okula göndermekten vazgeçen ailelerin olmadığı bir ülke istiyoruz. sokağın ortasında alnından vurulmuş kadınlarımızın olmasını istemiyoruz, Yaşamanın sadece karın doyurmaktan ibaret olduğunu bize dayatan anlayışları artık istemiyoruz. 14 mayıs’ta sandığa giderken daha çok demokrasi daha çok hukuk daha çok adalet daha çok adil bölüşüm ve paylaşım daha çok fırsat eşitliği hayali ile sandığa gideceğiz. Sandıkta bu ümitlerimizi ve hayallerimizi realize edeceğine inandığımız sizlere oyumuzu vereceğiz.”

Daha sonra katılımcılara hitap eden eski Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay Türkiye’ de STK’lar ve siyasi hayat hakkında değerlendirmelerde bulundu. Geçmişte Türkiye Kamu-Sen’in çalışma hayatında çok önemli fonksiyonu olduğunu belirterek şöyle dedi: “Bugün aramızda bulunan Sedat Aksakallı sendikal mücadelenin hukuki boyutunda o günlerde bizlere çok önemli destekler verdi. Bugün kamu sen nerede derseniz bir çocuğunuz olsa ve bu çocuğunuz haylazlık yapsa yine de onu seversiniz bir başka çocuğunuz olsa ve yine haylazlık yapsa onu da seversiniz kamu senin durumu budur.”
 

“Türkiye Kamu-Sen ve BASK Eski Genel Başkanı Resul AKAY İktidar 3 Y’ nin Yanına 2 Y Daha Ekledi”
Yaklaşan seçimleri ve günlük siyaseti de değerlendiren Türkiye Kamu-Sen ve BASK eski Genel Başkanı Resul Akay şunları söyledi: “ Bugün ülkenin başındaki iktidar 3 “Y” yi kaldıracaklarını iddia etmişti. Bugün geldikleri noktada ise yolsuzluğun gayya kuyusuna düştüler, yasaklarda dik yaptılar ve yoksullukla da arşa çıktılar. Bunlar yetmedi şimdi yeni “Y” lerde eklediler. Örneğin yalan; iktidarın temsilcileri akşama kadar kuyruklu yalan diyebileceğimiz yalanlar söylüyorlar. Ayrıca bir diğer “Y” leri de yüzsüzlük; pervasız bir şekilde ilerliyorlar ve hiçbir konuda üzerlerine suç almıyorlar.”
Seçime sayılı günler kala iktidar temsilcilerinin hep bir istiklal mücadelesinden bahsettiklerini vurgulayan Akay “Sürekli yalan ve iftiraya başvuruyorlar, istiklal mücadelesinin kendilerinin ve çocuklarının yoksa bir seçim nasıl istiklal mücadelesi olabilir, gerçek istiklal Türk Milletine layıktır ve inşallah 15 Mayıs’ta bunu kazanacaktır” dedi.

İyi Parti Milletvekili Adayı Sedat Aksakallı: “Fırsat Eşitliği sağlanmalı, Hukuk Egemen Olmalı”
 
Katılımcıların arasında bulunan İyi Parti Ankara Milletvekili adayı Sedat Aksakallı’ da yaptığı değerlendirmede Cumhuriyetin yarattığı fırsat eşitliği sayesinde eğitim alabildiğini, hukuk fakültesini bitirerek 1990 yılından beri avukatlık yaptığını aktardı. Cumhuriyete ve Türk Milletine borcunu TBMM çatısı altında ödemeye devam edeceğini söyleyen milletvekili adayı Sedat Aksakallı şunları söyledi: “Bugün ülkemizin bulunduğu noktada güçlü insanlar güçlü devleti oluşturmuyor. Türkiye’nin önemli kaynakları var, ekonomik, insan kaynağı vb hepsine sahibiz. Sadece bu kaynakları harekete geçirmek için bağımsız kurumlara ve adalete ihtiyacımız var. Kaynaklarımızın insanlarımız arasında adil biçimde paylaşılması halinde herkesin insanlık onuruna yakışır şekilde hayatını idame ettirebileceğine yürekten inanıyorum. bBen hukukçuyum inşallah 28. dönemde Türkiye Büyük Millet meclisinde çoğunluğu elde edebilirsek yeni bir adalet anlayışına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum ve bunun için de mecliste her şeyi yapacağım.
 
“Bu ülkenin Çözülemeyecek sorunu Yok, Yeterki adalet Olsun Liyakat İşbaşında Olsun”
 
Kuvvetler ayrılığının bu ülkede hakim kılınmasını bağımsız ve tarafsız yargının olmazsa olmaz olduğunu bu konularda gerekli düzenlemelerin acilen yapılması gerektiğini inanan birisiyim. Bütün bunları yaparken bu kararları alırken kanuni düzenlemeleri yaparken mutlaka burada olduğu gibi sivil toplum kuruluşlarının konularında uzman kişilerin görüşlerine başvuracağım onların fikirleri doğrultusunda hareket edeceğim. İlk önce rayına oturtulması gereken kurumun adalet kurumu olduğuna inanıyorum. Adaletin sağlanacağı, herkesin kendisini güvende hissedebileceği, herkesin hak ve hukukunun korunacağı özellikle de devlete karşı da sorumluluklarımızın yanında devlete karşı olan haklarımızın da en önemli şekilde tanınıp korunup kollanacağı bir sistemi şimdiden size vaat etmek istiyorum. Bu ülkenin çözülemeyecek meselesi yok, insanlarımızın ve ülkenin sorunları liyakatli ve iyi insanlar tarafından çözülecektir. Sizlerden beklentim fikirlerinizi ifade edip bizi yönlendirmeniz, seçimden sonra da bizleri denetlemeniz, bizlerin yanında olmanız, sorgulamanız varsa düzeltmeler onları önermeniz ve bizi doğru yola doğru sevk etmenizdir. Hepimizin sorumlulukları var ve bu sorumluluklarımızı yerine getirmenin en önemli yollarından bir tanesinin de katılımcı demokrasi olduğuna canı gönülden inanıyorum.”